Bugün tedavi olma amacıyla Harran Üniversitesi Hastanesi’ne başvuran Şanlıurfalı Sedat Güler, hastanede karşılaştığı büyük aksaklıkları sosyal medyada paylaştı. Yaşadığı zorlukları ve gözlemlerini duyuran Güler, hastanedeki sağlık hizmeti sunumunun içler acısı halini resmen fotoğrafladı.
Hastaneye girdiği andan itibaren büyük bir belirsizlik ve kaos içinde kalan Güler’in gözlemleri ise şöyle,
SIRAMATİK SİSTEMİ TAMAMEN İŞLEVSİZ! Harran Üniversitesi Hastanesi’nde sıramatik sistemi tamamen arızalı! Hastalar, muayene olmak için sırada beklerken, sıramatik ekranları çalışmıyor ve hangi sırayla muayene olacakları konusunda herhangi bir gösterge yok. Hastaların sırayla muayene olacağına dair herhangi bir güvence sağlamayan bu durum, işlemlerin karmaşık hale gelmesine yol açıyor.
GİREN VE ÇIKAN BELLİ DEĞİL!
Güler’in dikkat çektiği bir diğer büyük sorun, hastaların odaya girip çıkarken hiç kimsenin bu durumu takip etmemesi! Muayene sırası alan veya almayan herkes rahatça odalara girebiliyor. Hastaların sırayla muayene olmalarını engelleyen bu düzensizlik, hastaların hangi sırayla işlem yapacaklarını bilmemeleri nedeniyle tedavi süreçlerinin karışmasına ve bekleme sürelerinin uzamasıyla büyük bir kaos yaratıyor.
HANGİ HASTANIN MUAYENE OLDUĞU KİMSE TARAFINDAN TAKİP EDİLMİYOR!
Güler’in bir diğer çarpıcı şikâyeti, hastaların muayene durumlarının hiç kimse tarafından izlenmemesi oldu. “Hangi hastanın muayene olduğu kimse tarafından takip edilmiyor!” diyerek bu eksikliğe dikkat çeken Güler, hastaların hangi odada oldukları veya hangi muayene işlemlerinden geçtikleri hakkında herhangi bir bilgilendirme yapılmadığını vurguladı. Bu durum, sağlık hizmetine erişim sırasında ciddi bir karışıklık yaşanmasına neden oluyor. Herhangi bir hasta muayene sırasında kaybolabiliyor ya da sırasını kaybedebiliyor.
BİLGİ İŞLEM PERSONELİ, KENDİNİ SAĞLIK ÇALIŞANLARINDAN BİLE DAHA ÜSTÜN GÖRÜYOR!
Hastanede bilgi işlem personelinin, sağlık çalışanlarından daha üstün bir tutum sergilediğini belirten Güler, bu durumun hastalar üzerinde olumsuz bir etki yarattığını işaret etti. Bilgi işlem çalışanlarının, tedavi sürecine dahil olan doktorlar ve hemşirelerden daha yetkili bir pozisyonda gibi davrandıklarını ve hasta yönlendirmelerinde zorluk yaşadıklarını gözlemledi. Güler’in gündeme getirdiği bu üstünlük takıntısı, hastaların mağduriyetini arttırırken, sağlık hizmetlerinin verimli bir şekilde sunulmasını engelliyor.
(Kaynak Urfa Taraf ajans)
