Ülkemizin en büyük fıstık üretim alanlarına sahip Güneydoğu Anadolu bölgemizde dolu, ağaçların yapraklarında, meyvelerinde, ince dal ve sürgünlerinde yaralanmalara neden olmuş, meyve salkımı, meyve ve yaprakta dolu zararı oluşmuştu. Ardından meyveler üzerinde sakız oluşumu gerçekleşmişti. Bu zararların azaltılmasına yönelik Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nce birtakım araştırmalar yapılıyordu. Uzun süren çalışmalar, sonuçlarını vermeye başladı.
Ziraat Fakültesi öğretim elemanlarınca dolu yağışından etkilenen ağaçlar ilaçlanarak koruma altına alındı. Antepfıstığı meyvelerinde ilaçlamadan beş gün sonra yara yerlerinde hızlı kuruma ve sakızlanma azalması tespit edildi.
Bu şekilde bitkide oluşan yara yerleri, mantar ve bakteriyel patojenlerin bitkide hastalık oluşturmasında bitkiye giriş yerlerini oluşturur. Ayrıca Antepfıstığı ağacı, yaralanmalar sonucunda yara yerlerinde sakız oluşturur. Sakız oluşturma bitkinin yara yerini kapatma için meydana gelen bir savunma biçimidir. Bu nedenle bitkiler yaralandığında kendilerini hastalık ve zararlılardan savunmak için ilave bir enerji harcarlar. Bu durum antepfıstığı meyvelerinin gelişimini ve iç doldurmasını yavaşlatır.
Dolu zararından sonra yaralanma yerlerinden hastalık etmenlerinin girişini engellemek, sakızlanmayı azaltmak ve yara yerlerinin hızlı kurumasını sağlamak için, bitkilerin: 100 litre suya; %70 Thiophanate-Methyl= 60 gr ve %8o Mikronize kükürt=200gr dozlarında pestisit koyularak dolu zararından hemen sonra ilaçlanması gereklidir. Bu arada belirtmemiz gerekir ki Thiophanate -methyl Elma, Armut, Ayva, Vişne, Kiraz, Şeftali, Bağ, Şekerpancarı, Hıyar ve Kavunda ruhsatlı bir etken maddedir. Antepfıstığında ruhsatı bulunmamaktadır.
Dolu zararından sonra ilaçlanan antepfıstığı meyvelerinde ilaçlamadan beş gün sonra yara yerlerinde hızlı kuruma ve sakızlanmanın azalmasını tespit ettik. Bu şekilde üreticilerimizin ürün kalitesini iyileştirmeyi amaçladık. Aynı zamanda ülke ekonomisi için faydalar sağlayacağı kanaatindeyiz” diye konuştu.