Türkiye’nin kıyı illerinde görülen deniz çekilmesiyle ilgili de konuşan Naci Görür, “Bazı yerlerde atmosferik olaylar denizlerin çekilmesine ve yükselmesine neden olurlar. Bunun tektonik hareketlerle bir ilgisi yok” ifadelerini kullanarak şunları söyledi:
“Bu çok evrilir, gerçekten gelişirse Anadolu’yu rahatsız edebilir. Ama ben öyle olduğunu düşünmüyorum. Bu tür deprem fırtınaları oldu, belli süre devam edip ondan sonra duruyor. Öyle olacağını düşünüyorum. Ama çok büyük depremlere neden olursa, bizim kıyılarımızda çürük bina yıkımına, tsunamiye neden olur. Aksi halde pek bir sorun olacağını zannetmiyorum.
Depremler ile deniz çekilmelerinin hiç ilgisi yok. Deniz çekilmesi depremde, tsunami geleceği zaman olur. Bugünkü deniz çekilmesi tamamen klimatolojik nedenlerledir. Bazı yerlerde atmosferik olaylar denizlerin çekilmesine ve yükselmesine neden olurlar. Bunun tektonik hareketlerle bir ilgisi yok.
Duaya gerek yok, eğer dua ile depremi durdurursanız bizi de öldürürsünüz. Neden? Çünkü depremler dünyanın kalp atışlarıdır, nabız atışlarıdır. Eğer dünyada deprem olmazsa, dünya ölü bir gök cismine döner. Hepimiz ölürüz. Onun için şaşırıp da dua etmeyin ‘Allah’ım şu depremleri durdur’ diye. Depremlerde bizim ölmememizin yolu, deprem dirençli kentlerden geçer.
Biz İstanbul’u 25 senede depreme hazırlayamadık. Bu kadar zaman içinde bütün Türkiye’yi depreme hazırlardık. Çok net. Bunun için mühendisimiz, bilim adamımız, organizasyonumuz, paramız var. Olmayan ne biliyor musunuz? Niyet. Niyetimiz yok. Nasıl yapacağımızı bilmediğimiz gibi değişik şeyler oluyor. Tek vücut olarak bir şeye karar vermiyoruz.
Kuzeyinde ve güneyinde dağlık, sağlam alanlar var. Çanakkale’nin bulunduğu yer iki dağlık kesimin arası tamamen çürük zeminden, alüvyondan meydana gelmiş suyu bol bir alan. Haliyle topografya uygun olduğu için bütün kentleşme de bu bölgede. Dağlardan inen alüvyal yelpazelerin önüne kentlerinizi kurmuşsunuz. Negatif bir şey söylemek istemiyorum ama Çanakkale’nin zemini çürük. Hiç kendinizi aldatmayın. Çanakkale’nin sağlam olan yeri kuzey ve güneyindeki dağlık alanlar.
İkisi de aktif. Güney kolu, daha yavaş uzun zamandır enerji biriktiren bir kol. Kuzey Anadolu fayında zaten deprem bekliyoruz Marmara Bölgesi’nde. Siz bu iki kolun ortasında, üstelik çürük bir zeminde oturuyorsunuz. Bu fayların her biri 7 ve üzerinde deprem üretebilir.