Tatarhöyük Sulama Birliği çiftçileri yaptıkları ortak basın açıklamasıyla DEDAŞ’ın yaptığı elektrik kesintilerine tepki gösterdi.
Tatarhöyük Sulama Birliği çiftçileri düzenlenen ortak basın açıklamasıyla DEDAŞ’a tepki gösterdi.
Yapılan basın açıklaması şu ifadelere yer verildi: “Tatarhöyük Sulama Birliği çiftçileri olarak, 20 Mayıs 2021 Tarihinde Birlik’te yaptığımız toplantıda, Birliğimizin ve diğer Birliklerin başına getirilen haksız uygulamayla ilgili şu tespitleri yapmış bulunuyoruz:
1) Şanlıurfa’da pompaj sulaması yapan 7 Sulama Birliği’nin toplam sulanan arazi miktarı 921.000 Dönüm olup 36.000 çiftçiyi kapsamaktadır (Kaynak DSİ 15.Bölge Müdürlüğü).
2) Her yıl olduğu gibi dağıtım şirketi Dicle Elektrik, yine tarımsal üretimi sabote etmektedir.
3) Bu 7 Sulama Birliği’nin elektrik faturalarının bir kısmı için Hazine desteği verilmektedir. Kalan kısmı ise Birlikler tarafından ödenmektedir.
4) Ancak Birlikler çiftçilerden tahsil edemediği sulama ücretleri kadar Dicle Elektrik’e kısmen ödeme yapamasa da, Devlet tarafından Ziraat Bankası aracılığıyla ödenen destekleme ödemeleri, Dicle Elektrik lehine, Hükümet tarafından bloke edilmektedir. Yani Devlet, Dicle Elektrik’in alacağını teminat altına almaktadır.
5) Böylece Dicle Elektrik, alacaklarını son kuruşuna kadar tahsil etmektedir. Belirtilen gecikmeler sebebiyle de, gecikme faizi almaktadır.
6) Ancak 2021 yılında, destekleme ödemelerinin yapılmasına çok az bir zaman kala Dicle Elektrik, kalan alacaklarını desteklemelerden tahsil etme imkanını bir kenara bırakarak, Birliklerin kalan borcu nakit olarak ödemesini istemiştir. Bu ödeme de yapılamayınca, 7 Birliğin tamamının elektriğini 16 Mayıs 2021 tarihinde kesmiştir.
7) Oysa en geç Haziran ayında hesaplara yatırılması beklenen desteklemelerden bu alacağını tahsil etme imkanı var Dicle Elektrik’in.
8) Yaklaşık 1 milyon dönüm arazideki buğday, pamuk, mısır, fıstık, badem, bostan gibi ürünler kuruma tehlikesiyle karşı karşıya bırakılmıştır.
9) Çiftçilerin önemli kısmı Sulama Birliklerine olan borcunu ödemiş olmasına rağmen, ödemeyen çiftçilerle beraber onlar da büyük bir haksızlığa uğramaktadırlar.
10) Elektrik Milletin malıdır. Dicle Elektrik ise kâr gayesiyle dağıtımın yapan bir şirkettir. Millete ait elektriği canı istediği zaman kesme hakkını nereden ve kimden almaktadır?
11) 1 Milyon dönüm arazideki ürünün değeri, asgari bir hesapla 3 Milyar Liradır. Bu kadar büyük bir serveti heba etme cüretini bu şirkete kim vermektedir?
12) Dicle Elektrik’e hatırlatmak isteriz ki, heba olacak ürünlerimiz için hukuki yolları sonuna kadar kullanacağız. Çok büyük tazminat davalarına muhatap olacaklardır.
13) Üstelik bu mali sorumluluk, sadece Dicle Elektrik tüzel kişiliği ile sınırlı değildir. Şirketi yöneten insanlar da, haksız ve hukuksuz bu eylemleri sebebiyle Borçlar Hukukuna göre sorumludurlar. Açacağımız davalarda onlara da husumet yöneltilecektir.
14) Dicle Elektrik bölgemizdeki dağıtım işini kendi rızasıyla ve para kazanmak için almıştır. Beğenmiyorsa bırakıp gidebilir. Sözleşmesinin feshini isteyebilir. Memleketin de hayrına olur.
15) Eğer Dicle Elektrik’in amacı, çiftçilere mağdur edip sokaklara dökerek siyasi iktidar üzerinde baskı oluşturmak ve bu suretle zaten almakta olduğu yüz milyonlarca liralık kayıp kaçak bedellerinin üzerine yenilerini ekletmek ise, biz oyuna alet olmayacağız.
16) Hakkımızı hukuk yolunda söke söke alırız. Memleketimizde âdil hakimler var. Bu zulmü yapanlara ödetirler muhakkak.
17) Ne kestikleri elektrik, ne de indirdikleri şalter babalarının malı değildir. O şalter gün gelir ellerini yakar.” Denildi.
HASAN GÜLER
