Şanlıurfa Harran Üniversitesi Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Yenidoğan (Neonatoloji) Bilim Dalı, bölgenin en önemli başvuru merkezlerinden biri hâline geldi. Yenidoğan servisinde özellikle prematüre bebeklerin hassas takibi başarıyla yürütülürken, ailelere de kapsamlı destek sunuluyor.
Doğum hızının Türkiye ortalamasının üzerinde olduğu Şanlıurfa’da prematüre bebek sayısının fazla olduğuna dikkat çeken Yenidoğan Bilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Mehmet Fatih Deveci, servisin prematüre bebeklerin sağlıklı ve güvenli şekilde takip edilmesine imkân sağladığını söyledi.
Dünya Prematüre Günü İçin Farkındalık Etkinlikleri
Harran Üniversitesi Hastanesi, 17 Kasım Dünya Prematüre Bebek Günü kapsamında çeşitli farkındalık etkinlikleri düzenledi. Etkinliklerde erken doğan bebeklerin hayata tutunma mücadelesine dikkat çekilirken, ailelerin yaşadığı zorluklar da gündeme getirildi.
Doç. Dr. Mehmet Fatih Deveci, dünya genelinde doğan her 10 bebekten birinin prematüre olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Prematüre bebekler özel bakım, teknoloji ve sevgiyle hayata daha güçlü tutunuyor. Erken doğum sadece bebeği değil, tüm aileyi derinden etkiliyor. Hep birlikte bu bebeklere güçlü bir destek sunmalıyız.”
“Prematüre Bebekler Güvenle Takip Ediliyor”
Hastanenin her geçen gün hem teknolojisini hem de uzman kadrosunu güçlendirdiğini vurgulayan Doç. Dr. Deveci, yenidoğan servisinin tüm bölge için umut olduğunu ifade ederek şöyle devam etti:
“Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı ile Yenidoğan Bilim Dalı olarak iddialıyız. Prematüre bebeklerimiz burada sağlıklı, güvenli ve bilimsel standartlara uygun şekilde takip ediliyor.”
Başhekim Kırhan: “Bu Başarı Fedakâr Ekibimizin Eseri”
Harran Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. İdris Kırhan, Dünya Prematüre Günü kapsamında yaptığı açıklamada sağlık çalışanlarının özverisine vurgu yaparak şunları söyledi:
“Prematüre yoğun bakımımızda büyük bir emek ve sorumlulukla çalışan güçlü bir ekibimiz var. Beklenen doğum tarihinden 3 haftadan daha erken doğan bebekler prematüre olarak tanımlanıyor ve bu küçücük bedenlerin hayata tutunduğu yer, işte bu yoğun bakımlar. Tüm ekibimize özverili çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum.”
